20 Kasım 2013 Çarşamba

KİTAPLARDA ÖLMEK 
Adı, soyadı açılır parantez
Doğduğu yıl, çizgi, öldüğü yıl, bitti
Kapanır, parantez..
O şimdi kitaplarda bir isim, bir soyadı
Bir parantez içinde doğum, ölüm yılları.
Ya sayfa altında, ya da az ilerde
Eserleri, ne zaman basıldıkları
Kısa, uzun bir liste.
Kitap adları
Can çekişen kuşlar gibi elinizde.
Parantezin içindeki çizgi
Ne varsa orda                   
Ümidi, korkusu, gözyaşı, sevinci
Ne varsa orda.
O şimdi kitaplarda
Bir çizgilik yerde hapis,
Hâlâ mı yaşıyor, korunamaz ki,
Öldürebilirsiniz. 

  
Behçet  NECATİGİL 

3 yorum:

  1. Yayımlanmış bir eserim olmadığından bir yazar sayılmam ancak yine de bir yazar hissiyatıyla okudum Necatigil Usta'nın mısralarını. Şiirde sözü edilen burukluğu bütün edebiyat öğretmenleri gibi ben de yaşarım çoğu dersimde. Onca yaşanmışlığı, acıyı, sevinci, hatırayı soğuk bir parantez içine hapsetmek ne kadar da gariptir! Özellikle öğretmenlik hayatım içerisinde parantezinin sağ tarafı kapanan bir şair ya da yazarı anlatıyorsam bu burukluk artar elbet. İlhan Berk, Fazıl Hüsnü, Erdem Beyazıt, Abdurrahim Karakoç aklıma ilk gelenler. Bir önceki ders yılında anlatırken parantezinin sağ tarafına üç nokta koyduğunuz bir sanatçı için aynı yere o yıl bir tarih yazmak durumundaysanız eğer, yüreğinizin derinliklerinde bir yerler acıyacaktır. "Neylersin ölüm herkesin başında / Uyudun, uyanmadın olacak" Cahit Sıtkı'nın dediği gibi... Ama olsun Sezai Karakoç, Hilmi Yavuz, Turan Oflazoğlu, Füruzan, Sevinç Çokum gibi nicesinin parantezinin sağ tarafında hala üç nokta duruyor ya!

    YanıtlaSil
  2. Şiiri paylaşan Müyesser Hanım'a teşekkür ederiz...

    YanıtlaSil
  3. Çok güzel bir şiir. Sanatçıları bir çizgilik yere hapsetmeyenlerden ve sağlıklarında onların kıymetini bilenlerden olmak dileğiyle paylaşım için teşekkürler...

    YanıtlaSil